29 May
29May

KAMUNUN SAĞLIĞINA KARŞI SUÇLAR

Av. Nuri MEHMETOĞLU

Giriş

Kamunun sağlığına karşı suçların; en çok bilinen ve en çok görüleni uyuşturucu suçları olsa da, gıdalar ve ilaçlarla ilgili düzenlemeler ile genel sağlık, bulaşıcı hastalklarla ilgili tedbirlere ilikin düzenlemeler ile ususlsüz ölü gömme gibi geniş bir alanı kapsmaktadır.

Türk Ceza Kanununun “Kamunun Sağlığına Karşı Suçlar” bölümü, 12 maddeden (185-196.) oluşur ve madde başlıkları şunlardır: zehirli madde katma, bozulmuş veya değiştirilmiş gıda veya ilaçların ticareti, kişilerin hayatını ve sağlığını tehlikeye sokacak biçimde ilaç yapma veya satma, uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti, tüzel kişiler hakkında güvenlik tedbiri uygulanması, uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma, kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak, etkin pişmanlık, zehirli madde imal ve ticareti, sağlık için tehlikeli madde temini, bulaşıcı hastalıklara ilişkin tedbirlere aykırı davranma, usulsüz ölü gömülmesi.


Zehirli madde katma

Zehirli madde katma suçu, TCK'nun 185. maddesinde;

“(1) İçilecek sulara veya yenilecek veya içilecek veya kullanılacak veya tüketilecek her çeşit besin veya şeylere zehir katarak veya başka suretlerle bunları bozarak kişilerin hayatını ve sağlığını tehlikeye düşüren kimseye iki yıldan onbeş yıla kadar hapis cezası verilir.

(2) Yukarıdaki fıkrada belirtilen fiillerin dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı olarak işlenmesi halinde, üç aydan bir yıla kadar hapis cezasına hükmolunur” (TCK m. 185). şeklinde düzenlenmiştir.

Suçun maddi konusu; su, yenilecek, içilecek, kullanılacak veya tüketilecek her çeşit besin ve benzeri şeylerdir. Korunan hukuki değer, kamunun sağlığıdır.

Özgü bir suç değildir, bu nedenle herkes suçun faili olabilir, mağduru, toplumdur.

Bu suçta hukuka uygunluk nedeni mümkün değildir, zira savaş zamanı düşman askerlerine yönelik yapılsa bile savaş hukuku ve insancıl hukuka aykırıdır.

Hem, doğrudan ve hem olası kastla, hem de bilinçsiz veya bilinçli taksirle işlenebilir.

Tehlike suçu olduğu için bir veya birden fazla kişinin zarar görmesi gerekmez.

Zehirli madde katma suçu, somut tehlike suçudur. Bu suç sonucu, ölüm veya yaralanma olması halinde ayrıca bu suçlardan ceza uygulanır.

İştirak için bir özellik yoktur. Bu nedenle, iştirake ilişkin genel kurallar geçerlidir.


Bozulmuş veya değiştirilmiş gıda veya ilaçların ticareti

(1) Kişilerin hayatını ve sağlığını tehlikeye sokacak biçimde bozulmuş, değiştirilmiş her tür yenilecek veya içilecek şeyleri veya ilaçları satan, tedarik eden, bulunduran kimseye bir yıldan beş yıla kadar hapis ve binbeşyüz güne kadar adlî para cezası verilir.

(2) Bu suçun, resmi izne dayalı olarak yürütülen bir meslek ve sanatın icrası kapsamında işlenmesi halinde, verilecek ceza üçte bir oranında artırılır” (TCK m. 186).

Bozulmuş veya değiştirilmiş gıda veya ilaçların ticaretinin suç olarak kabulü ile kamu sağlığı ve kişilerin sağlık hakkı korunmak istenmiştir.

Bu suç, seçimlik ve serbest hareketli bir suçtur. Öngörülen fiillerden biri veya birden fazlası ile işlenebilir. Kişilerin hayatını ve sağlığını tehlikeye sokacak şekilde bozulmuş veya muhteviyatı değiştirilmiş her türlü yiyecek, içecek veya ilâçların satılması, tedarik edilmesi veya bulundurulması ile tamamlanır.

Tehlike suçudur ancak suç ile ölüm veya yaralanma olması halinde ayrıca bu suçlardan ceza uygulanır.

Doğrudan ve olası kastla işlenebilir, taksirle işlenemez.

Herkes, bu suçun faili veya mağduru olabilir.


Kişilerin hayatını ve sağlığını tehlikeye sokacak biçimde ilaç yapma veya satma

(1) Kişilerin hayatını ve sağlığını tehlikeye sokacak biçimde ilaç üreten veya satan kimseye bir yıldan beş yıla kadar hapis ve adlî para cezası verilir.

(2) Bu suçun tabip veya eczacı tarafından ya da resmi izne dayalı olarak yürütülen bir meslek ve sanatın icrası kapsamında işlenmesi halinde, verilecek ceza üçte bir oranında artırılır” (TCK m. 187).

Kamu sağlığını korunmak amacıyla; kişilerin hayatını ve sağlığını tehlikeye sokacak biçimde ilaç üretmek veya satmak eylemleri kanunla suç olarak düzenlenerek cezai yaptırım öngörülmüştür.

Bu suç ta seçimlik hareketli bir suçtur. Öngörülen fiillerden biri veya birden fazlası ile işlenebilir.

Tehlike suçudur. İlacın kişilerin hayatını ve sağlığını tehlikeye sokacak biçimde üretilmesi veya satılması ile suç oluşur.

Doğrudan ve olası kastla işlenebilir, taksirle işlenemez. Kişi, üretilen ilacın kişilerin hayatı ve sağlığını tehlike sokacak nitelikte olduğunu bilmiyorsa suç oluşmayacaktır.

İlgilinin rızası, uygunluk nedeni oluşturmaz. Çünkü, kamu sağlığına karşı işlenen suçlardan olup ilgilinin rızası aranmamıştır. Diğe hukuka uygunluk nedenleri de bu suç ile bağdaşmayacaktır.

Bu suçun tabip veya eczacı tarafından ya da resmi izne dayalı olarak yürütülen bir meslek ve sanatın icrası kapsamında işlenmesi halinde, verilecek ceza (üçte bir oranında) artırılır, düzenlemesindeki nitelikli hal bakımından tabip, eczacı veya izinli meslek erbabı fail olabilirken basit hali için herkes fail olabilir. Mağduru toplumdur.

Bu suça teşebbüs mümkündür. İştirak bakımında bir özellik göstermediğinden iştirake ilişkin genel kurallar geçerlidir.


Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti

Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticaretini düzenleyen Türk Ceza Kanunu’nun 188. Maddesi, uyuşturucu suçlarının temel maddesi olmakla birlikte, devamındaki (189-192) dört madde ile birlikte, uyuşturucu maddelerle ilgi suçlar ve görünümleri düzenlenmiştir.

Uyuşturucu suçları, kamu sağlığını tehdit eden suçlarla mücadele amacıyla TCK’ya konulmuş ve bu amaçla “kamu sağlığına karşı suçlar” başlıklı bölümde düzenlenmiştir.

Düzenlemelerle, uyuşturucu (ve uyarıcı) maddelerinin, imali, dağıtımı, taşınması, satışı, satın alımı ve kullanımı dahil bütün aşamaları  yasaklamış ve cezai yaptırım öngörülmüştür.

(1) Uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak imal, ithal veya ihraç eden kişi, yirmi yıldan otuz yıla kadar hapis ve ikibin günden yirmibin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.

(2) Uyuşturucu veya uyarıcı madde ihracı fiilinin diğer ülke açısından ithal olarak nitelendirilmesi dolayısıyla bu ülkede yapılan yargılama sonucunda hükmolunan cezanın infaz edilen kısmı, Türkiye'de uyuşturucu veya uyarıcı madde ihracı dolayısıyla yapılacak yargılama sonucunda hükmolunan cezadan mahsup edilir.

(3) Uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak ülke içinde satan, satışa arz eden, başkalarına veren, sevk eden, nakleden, depolayan, satın alan, kabul eden, bulunduran kişi, on yıldan az olmamak üzere hapis ve bin günden yirmibin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır. Ancak, uyuşturucu veya uyarıcı madde verilen veya satılan kişinin çocuk olması hâlinde, veren veya satan kişiye verilecek hapis cezası on beş yıldan az olamaz.

(4) a) Yukarıdaki fıkralarda belirtilen uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin eroin, kokain, morfin, sentetik kannabinoid ve türevleri veya bazmorfin olması,

b) Üçüncü fıkradaki fiillerin; okul, yurt, hastane, kışla veya ibadethane gibi tedavi, eğitim, askerî ve sosyal amaçla toplu bulunulan bina ve tesisler ile bunların varsa çevre duvarı, tel örgü veya benzeri engel veya işaretlerle belirlenen sınırlarına iki yüz metreden yakın mesafe içindeki umumi veya umuma açık yerlerde işlenmesi, 

hâlinde verilecek ceza yarı oranında artırılır.

(5) Yukarıdaki fıkralarda gösterilen suçların, üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi hâlinde verilecek ceza yarı oranında, suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hâlinde, verilecek ceza bir kat artırılır.

(6) Üretimi resmi makamların iznine veya satışı yetkili tabip tarafından düzenlenen reçeteye bağlı olan ve uyuşturucu veya uyarıcı madde etkisi doğuran her türlü madde açısından da yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanır. Ancak, verilecek ceza yarısına kadar indirilebilir.

(7) Uyuşturucu veya uyarıcı etki doğurmamakla birlikte, uyuşturucu veya uyarıcı madde üretiminde kullanılan ve ithal veya imali resmi makamların iznine bağlı olan maddeyi ülkeye ithal eden, imal eden, satan, satın alan, sevk eden, nakleden, depolayan veya ihraç eden kişi, sekiz  yıldan az olmamak üzere hapis ve bin günden yirmibin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.

(8) Bu maddede tanımlanan suçların tabip, diş tabibi, eczacı, kimyager, veteriner, sağlık memuru, laborant, ebe, hemşire, diş teknisyeni, hastabakıcı, sağlık hizmeti veren, kimyacılıkla veya ecza ticareti ile iştigal eden kişi tarafından işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır” (TCK m. 188).

Kanundaki düzenlemede uyuşturucu maddelerle ilgili bir dizi eylem suç olarak düzenlenmiştir. Kısaca (sadece bu madde kapsamındaki fiilleri) sayarsak; ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak veya izinle üretilen veya yetkili tabip tarafından düzenlenen reçeteyle satılabilen, veyahut uyuşturucu veya uyarıcı olmamakla birlikte, uyuşturucu veya uyarıcı madde üretiminde kullanılan ve ithal veya imali izne tabi maddeyi (izinsiz olarak); uyuşturucu (veya uyarıcı) maddeleri  imal etmek, ithal veya ihraç etmek, satmak, satışa arz etmek, başkalarına vermek, sevk etmek, nakletmek, depolamak, satın almak, kabul etmek, bulundurmak eylemlerinin tamamı suçtur ve bu eylemlerin tamamı için çeşitli miktarlarda cezai yaptırım öngörülmüştür.

Ayrıca bu eylemlerin (bazı görünümleri bakmından) daha fazla veya daha az cezayı gerektirir nitelikli haller de düzenlenmiştir.

Bu maddedeki uyuşturucu suçları biribirine benzerlik gösterse de, farklı görünümlerde olduklarından, farklı miktarlarda ceza öngörülmüş ve bazı halleri nitelikli haller olarak  düzenlenmiştir. Bu madde kapsamındaki suç görünümlerini üç grup halinde incelemek konunun daha anlaşılır hale gelmesini sağlayacaktır.

Birinci grup uyuşturucu suçları (TCK 188/1) 

Ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak uyuşturucu veya uyarıcı maddenin; imal, ithal veya ihracı fiilleri, (uyuşturucu suçlarının) hakkında, en ağır ceza uygulanması öngörülen şekilleridir.

Önceki düzenlemede “on yıldan az olmamak üzere” şeklinde belirlenen ceza miktarı, uyuşturucu ile mücadele kapsamında caydırıcılığı arttırmak amacıyla, 6545 s. Kanun (madde 66) ile “yirmi yıldan otuz yıla kadar” cezaya yükseltilmiştir.

Ayrıca; 2017 yılında, 694 sayılı KHK (madde 137) ile adli para cezasının alt sınırı da yükseltilmiş ve düzenleme  2018’de 7078 sayılı kanun (madde 132) ile kanunlaşmıştır.

Bu suçlara konu maddelerin eroin, kokain, morfin, sentetik kannabinoid ve türevleri veya bazmorfin olması halinde öngörülen ceza miktarı (TCK 188/4-a gereği) yarı oranında arttırılacaktır.

Bu suçların, üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi hâlinde verilecek ceza (yarı oranında), suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hâlinde ise verilecek ceza (bir kat) artırılarak uygulanır.

Bu suçların konusunun, işlenmesi uyuşturucu veya uyarıcı madde etkisi doğuran maddeler ile izinle üretilen veya yetkili tabip tarafından düzenlenen reçeteyle satılabilen maddeler olduğu hallerde verilecek ceza (yarısına kadar) indirilebilir.

Burda düzenlenen suçların tabip, diş tabibi, eczacı, kimyager, veteriner, sağlık memuru, laborant, ebe, hemşire, diş teknisyeni, hastabakıcı, sağlık hizmeti veren, kimyacılıkla veya ecza ticareti ile iştigal eden kişi tarafından işlenmesi halinde, verilecek ceza (yarı oranında) artırılarak uygulanır.

İkinci grup uyuşturucu suçları (TCK 188/3) 

Ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak uyuşturucu veya uyarıcı maddenin, (ülke içinde) satışı, satışa arzı, başkalarına verilmesi, sevki, nakli, depolanması, satın alınması, kabulü, bulundurulması fiilerinden her biri tek başına cezai müeyyideyi gerektiren uyuşturucu suçlarındandır ve aralarında herhangi bir ayırım gözetilmemiştir. Ancak, uyuşturucu madde verilen veya satılan kişinin çocuk olması hâlinde, veren veya satan kişiye verilecek hapis cezasının alt sınırı daha yüksek tutulmuştur.

Bu suçlarda da, daha önceki düzenlemelerde belirlenen “beş yıldan onbeş yıla kadar” ceza miktarı, uyuşturucu ile mücadele kapsamında caydırıcılığı arttırmak amacıyla 6545 s. Kanun (madde 66) ile “on yıldan az olmamak üzere” ibaresi değiştirilerek cezanın alt sınırı yükseltilmiş ve “Ancak, uyuşturucu veya uyarıcı madde verilen veya satılan kişinin çocuk olması hâlinde, veren veya satan kişiye verilecek hapis cezası on beş yıldan az olamaz”. cümlesi de eklenerek daha ağır cezayı gerektirir nitelikli hal düzenlenmiştir.

Ayrıca; 2017 yılında 694 sayılı KHK (madde 137) ile adli para cezasının alt sınırı da yükseltilmiş ve düzenleme  2018’de 7078 sayılı kanun (madde 132) ile kanunlaşmıştır.

Bu suçlara konu maddelerin eroin, kokain, morfin, sentetik kannabinoid ve türevleri veya bazmorfin olması veya fiillerin; okul, yurt, hastane, kışla veya ibadethane gibi tedavi, eğitim, askerî ve sosyal amaçla toplu bulunulan bina ve tesisler ile bunların varsa çevre duvarı, tel örgü veya benzeri engel veya işaretlerle belirlenen sınırlarına iki yüz metreden yakın mesafe içindeki umumi veya umuma açık yerlerde işlenmesi hallerinde, öngörülen ceza miktarı (TCK 188/4-a,b gereği) yarı oranında arttırılacaktır.

Bu suçların, üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi hâlinde verilecek ceza (yarı oranında), suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hâlinde ise verilecek ceza bir kat artırılarak uygulanır.

Bu suçların konusunun, işlenmesi uyuşturucu veya uyarıcı madde etkisi doğuran maddeler ile izinle üretilen veya yetkili tabip tarafından düzenlenen reçeteyle satılabilen maddeler olduğu hallerde verilecek ceza (yarısına kadar) indirilebilir.

Burda düzenlenen suçların tabip, diş tabibi, eczacı, kimyager, veteriner, sağlık memuru, laborant, ebe, hemşire, diş teknisyeni, hastabakıcı, sağlık hizmeti veren, kimyacılıkla veya ecza ticareti ile iştigal eden kişi tarafından işlenmesi halinde, verilecek ceza (yarı oranında) artırılarak uygulanır.

Üçüncü grup uyuşturucu suçları (TCK 188/7) 

Uyuşturucu veya uyarıcı olmamakla birlikte, uyuşturucu veya uyarıcı madde üretiminde kullanılan ve ithal veya imali resmi makamların iznine bağlı olan maddeyi (izinsiz olarak) ithal eden, imal eden, satan, satın alan, sevk eden, nakleden, depolayan veya ihraç eden kişiler için de cezai müeyyide öngörülmüştür.

Bu suçlarda da önceki düzenlemede belirlenen “dört yıldan az olmamak üzere” şeklinde öngörülen ceza miktarı, uyuşturucu ile mücadele kapsamında caydırıcılığı arttırmak amacıyla 6545 s. Kanun (madde 66) ile “sekiz  yıldan az olmamak üzere” şeklinde değiştirilerek cezanın alt sınırı yükseltilmiştir.

Ayrıca; 2017 yılında 694 sayılı KHK (madde 137) ile adli para cezasının alt sınırı da yükseltilmiş ve düzenleme  2018’de 7078 sayılı kanun (madde 132) ile kanunlaşmıştır.

Burda düzenlenen suçların tabip, diş tabibi, eczacı, kimyager, veteriner, sağlık memuru, laborant, ebe, hemşire, diş teknisyeni, hastabakıcı, sağlık hizmeti veren, kimyacılıkla veya ecza ticareti ile iştigal eden kişi tarafından işlenmesi halinde, verilecek ceza (yarı oranında) artırılarak uygulanır.

Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde İmal ve Ticareti Suçunun Unsurları

Özgü suç niteliğinde olmadığından, herkes bu suçun faili olabilir. Ancak nitelikli hal olarak düzenlenen; suçların tabip, diş tabibi, eczacı, kimyager, veteriner, sağlık memuru, laborant, ebe, hemşire, diş teknisyeni, hastabakıcı, sağlık hizmeti veren, kimyacılıkla veya ecza ticareti ile iştigal eden kişi tarafından işlenmesi hallerinde, fail ancak bu sayılan kişlerden olabilir.

Bu suç tiplerinde mağdur bütün toplumdur. Başka bir deyişle, toplumu oluşturan her birey bu suçun mağdurudur.

Bu suçlar için iki farklı hukuki konu vardır. Yukarıda 1. ve 2. grup suçların konusu: uyuşturucu veya uyarıcı maddeler, 3. grup suçların konusu ise: uyuşturucu veya uyarıcı madde üretiminde kullanılan maddelerdir.

Bu suç tiplerinin tamamı, doğrudan kast veya olası kast ile işlenebilir. Taksirle işlenemez.

Yukarıda 1. grupta  sayılan suçlarda netice ile hareketin birbirinden ayrılabilir olduğundan teşebbüs ve gönüllü vazgeçme mümkündür. Ancak, 2. ve 3. grup suçlar sırf hareket suçları olup hareket ile netice birlikte gerçekleşeceğinden teşebbüs mümkün değildir.

Uyuşturucu suçlarına  her türlü iştirak mümkündür. Genel iştirak kuralları geçerlidir.

Her üç suç tipi de, seçimlik hareketli suçlardandır. Seçimlik hareketlerden biri veya birkaçıyla suç işlenmiş olacak. Ancak failin üç suç tiplerinden birden falasını işlemesi halinde ise ortada birden fazla suç olacaktır. Şartları varsa zincirleme suç hükümleri uygulalanabilir.

Önceden işlenen suçtan dolayı verilen hüküm kesinleştikten sonra, yeni bir suçun işlenmesi hâlinde, tekerrür hükümleri uygulanır. Bunun için cezanın infaz edilmiş olması gerekmez. Failin tekerrüre esas sabıkası varsa, tekerrür hâlinde hükmolunan ceza, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilir.

Kovuşturma evresinde, suçun, kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak, kapsamına girdiğinin anlaşılması hâlinde, (madde 191/8 gereği) sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilir.


Tüzel kişiler hakkında güvenlik tedbiri uygulanması

Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçlarının bir tüzel kişinin faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde, tüzel kişi hakkında bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur” (TCK m. 189). Düzenlemeye göre: bu suçların tüzel kişi faaliyetleri çerçevesinde işlenmesi halinde tüzel kişilere ceza yaptırımı uygulanamadığından,  “tüzel kişiler hakkında güvenlik tedbirleri” uygulanacaktır. Bu kapsamda;

“(1) Bir kamu kurumunun verdiği izne dayalı olarak faaliyette bulunan özel hukuk tüzel kişisinin organ veya temsilcilerinin iştirakiyle ve bu iznin verdiği yetkinin kötüye kullanılması suretiyle tüzel kişi yararına işlenen kasıtlı suçlardan mahkûmiyet halinde, iznin iptaline karar verilir.

(2) Müsadere hükümleri, yararına işlenen suçlarda özel hukuk tüzel kişileri hakkında da uygulanır” (TCK m.60/1-2). Ancak bu hükümlerin “… uygulanmasının işlenen fiile nazaran daha ağır sonuçlar ortaya çıkarabileceği durumlarda, hakim bu tedbirlere hükmetmeyebilir” (TCK m.60/1-2).


Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma

(1) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırmak için;

a) Özel yer, donanım veya malzeme sağlayan,

b) Kullananların yakalanmalarını zorlaştıracak önlemler alan,

c) Kullanma yöntemleri konusunda başkalarına bilgi veren,

Kişi, beş yıldan on yıla kadar hapis ve bin günden onbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır

(2) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını alenen özendiren veya bu nitelikte yayın yapan kişi, beş yıldan on yıla kadar hapis ve bin günden onbin güne kadar adlî para cezası ile cezalandırılır.(1)(2)(3)

(3) Bu maddede tanımlanan suçların tabip, diş tabibi, eczacı, kimyager, veteriner, sağlık memuru, laborant, ebe, hemşire, diş teknisyeni, hastabakıcı, sağlık hizmeti veren, kimyacılıkla veya ecza ticareti ile iştigal eden kişi tarafından işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır” (TCK m. 190).

Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma suçunu düzenleyen maddede (aslında) iki ayrı suç düzenlenmiştir. Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma ile uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını özendirme.

İlki olan kolaylaştırmada; özel yer, donanım veya malzeme sağlayarak, kullananların yakalanmalarını engelleyici önlemler alarak ve kullanım konusunda bilgi vererek, uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırmak suç olarak belirlenmiş ve cezai yaptırım öngörülmüştür.

Önceki düzenlemede “iki yıldan beş” yıla kadar öngörülen ceza miktarı, uyuşturucu ile mücadele kapsamında caydırıcılığı arttırmak amacıyla 6545 s. Kanun (madde 67) ile “beş yıldan on” yıla kadar şeklinde değiştirilerek cezanın alt ve üst sınırı yükseltilmiştir.

Ayrıca; 2017 yılında 694 sayılı KHK (madde 138) ile öngörülen hapis cezası ile birlikte “bin günden onbin güne kadar adlî para” cezası da öngörülmüş ve düzenleme  2018’de 7078 sayılı kanun (madde 133) ile kanunlaşmıştır.

İkincisi, yayın yaparak uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını özendirmek, suç olarak belirlenmiş ve cezai yaptırım öngörülmüştür.

Burda da, önceki düzenlemede “iki yıldan beş” yıla kadar öngörülen ceza miktarı, uyuşturucu ile mücadele kapsamında caydırıcılığı arttırmak amacıyla 6545 s. Kanun (madde 67) ile “beş yıldan on” yıla kadar şeklinde değiştirilerek cezanın alt ve üst sınırı yükseltilmiş, Ayrıca, 2017 yılında 694 sayılı KHK (madde 138) ile öngörülen hapis ile birlikte “ve bin günden onbin güne kadar adlî para” cezası da öngörülmüş ve düzenleme  2018’de 7078 sayılı kanun (madde 133) ile kanunlaşmıştır.

Her iki suç (olan uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma ve özendirme suçlarının) tabip, diş tabibi, eczacı, kimyager, veteriner, sağlık memuru, laborant, ebe, hemşire, diş teknisyeni, hastabakıcı, sağlık hizmeti veren, kimyacılıkla veya ecza ticareti ile iştigal eden kişi tarafından işlenmesi halinde bu kişilere verilecek cezanın (yarı oranında) artırılacağını belirtir cezayı ağırlaştıran nitelikli hal düzenlenmiştir.

Bu suçta da korunan hukuki değer, genel kamu sağlığı, suçun konusu: uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma ve özendirmedir.

Suç, özgü bir suç olmadığından herkes bu suçun faili olabilir. Nitelikli hal bakımından ise ancak sayılan işleri yapan kişiler fail olabilir. Suçun mağduru, toplumdur.

Suç kasten işlenebilir. Taksirle işlenmesi mümkün değildir.

Seçimlik ve ani hareketli bir suçtur ve bu hareketlerden birinin gerçekleştirilmesi ile suç tamamlanır. Zarar suçu değil, tehlike suçudur. Zararlı neticeye gerek yoktur.

Suçların içtimaına yönelik genel kurallar geçerlidir. İştirak bakımından iştirakin her şekli bu suçta mümkündür. Genel hükümler uygulanacaktır.

Kovuşturma evresinde, suçun, kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak, kapsamına girdiğinin anlaşılması hâlinde, (madde 191/8 gereği) sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilir.


Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak

(1) Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alan, kabul eden veya bulunduran ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanan kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(2) Bu suçtan dolayı başlatılan soruşturmada şüpheli hakkında 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 171 inci maddesindeki şartlar aranmaksızın, beş yıl süreyle kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilir. Cumhuriyet savcısı, bu durumda   şüpheliyi, erteleme süresi zarfında kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmadığı veya yasakları ihlal ettiği takdirde kendisi bakımından ortaya çıkabilecek sonuçlar konusunda uyarır.

(3) Erteleme süresi zarfında şüpheli hakkında asgari bir yıl süreyle denetimli serbestlik tedbiri uygulanır. Bu süre Cumhuriyet savcısının kararı ile üçer aylık sürelerle en fazla bir yıl daha uzatılabilir. Hakkında denetimli serbestlik tedbiri verilen kişi, gerek görülmesi hâlinde denetimli serbestlik süresi içinde tedaviye tabi tutulabilir.

(4) Kişinin, erteleme süresi zarfında;

a) Kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi,

b) Tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması,

c) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması,

hâlinde, hakkında kamu davası açılır.

(5) Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlal nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz.

(6) Dördüncü fıkraya göre kamu davasının açılmasından sonra, birinci fıkrada tanımlanan suçun tekrar işlendiği iddiasıyla açılan soruşturmalarda ikinci fıkra uyarınca kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilemez.

(7) Şüpheli erteleme süresi zarfında dördüncü fıkrada belirtilen yükümlülüklere aykırı davranmadığı ve yasakları ihlal etmediği takdirde, hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilir.

(8) Bu Kanunun;

a) 188 inci maddesinde tanımlanan uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti,

b) 190 ıncı maddesinde tanımlanan uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma,

suçundan dolayı yapılan kovuşturma evresinde, suçun münhasıran bu madde kapsamına girdiğinin anlaşılması hâlinde, sanık hakkında bu madde hükümleri çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilir.

(9) Bu maddede aksine düzenleme bulunmayan hâllerde, Ceza Muhakemesi Kanununun kamu davasının açılmasının ertelenmesine ilişkin 171 inci maddesi veya hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 231 inci maddesi hükümleri uygulanır.

(10) Birinci fıkradaki fiillerin; okul, yurt, hastane, kışla veya ibadethane gibi tedavi, eğitim, askerî ve sosyal amaçla toplu bulunulan bina ve tesisler ile bunların varsa çevre duvarı, tel örgü veya benzeri engel veya işaretlerle belirlenen sınırlarına iki yüz metreden yakın mesafe içindeki umumi veya umuma açık yerlerde işlenmesi hâlinde verilecek ceza yarı oranında artırılır” (TCK m. 191). 

Maddenin (eski) başlığı “Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak” iken, 2014 tarihli, 6545 s. kanun (madde 68) ile, “ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak” ibaresi de eklenmiştir.

Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alma, kabul etme veya bulundurma ya da kullanma fiileri suç olarak düzenlenmiş ve cezai yaptırım öngörülmüştür.

Fakat bu suç ile ilgili başlatılan soruşturmada, 5271 s. CMK (madde 171) deki şartlar aranmaksızın, beş yıl süreyle kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilir ve yükümlülükleri konusunda şüpheli uyarılır.

Bu süre zarfında şüpheliye en az bir yıl süreyle denetimli serbestlik tedbiri uygulanır ve gerekirse bir yıl daha uzatılabilir. Gerek görülmesi hâlinde denetimli serbestlik süresi içinde tedaviye de tabi tutulabilir.

Erteleme süresi içinde; şüphelinin ısrarla, yükümlülüklerine veya tedavinin gereklerine uygun davranmazsa, kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya tekrar bulundurursa, uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanırsa, hakkında kamu davası açılır. Buna göre kamu davasının açılmasından sonra, tekrar (aynı suçtan açılan soruşturmalarda) kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilemez.

Erteleme süresinde kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da kullanması, ertelemenin ihlali sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz.

Şüpheli erteleme süresinde yükümlülüklerini yerine getirdiği ve ihlal etmediği takdirde, hakkında kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilir.

Kanunun; 188. maddesinde tanımlanan uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti ile 190. maddesinde tanımlanan uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma, suçlarından dolayı yapılan kovuşturma evresinde, suçun münhasıran bu madde kapsamına girdiğinin anlaşılması hâlinde, sanık hakkında bu madde hükümleri çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilir.

Bu maddeye aykırı olmadıkça, CMK’nun, kamu davasının açılmasının ertelenmesine ilişkin 171. veya hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 231. maddesi hükümleri uygulanır.

Burdaki fiillerin; okul, yurt, hastane, kışla veya ibadethane gibi tedavi, eğitim, askerî ve sosyal amaçla toplu bulunulan bina ve tesisler ile bunların varsa çevre duvarı, tel örgü veya benzeri engel veya işaretlerle belirlenen sınırlarına iki yüz metreden yakın mesafe içindeki umumi veya umuma açık yerlerde işlenmesi hâlinde verilecek ceza (yarı oranında) artırılır.


Etkin pişmanlık

Etkin pişmanlık, bazı suçlarda düzenlenmiş bir ceza hukuku kurumudur. Düzenlendiği suç ile ilgili olarak öngörülen cezayı tamamen ortadan kaldırır veya azaltır. Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçları hakkında da, uyuşturucu suçları ile mücadele kapsamında, cezayı ortadan kaldıran veya azaltan etkin pişmanlık hükümleri düzenlenmiştir. 

(1) Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçlarına iştirak etmiş olan kişi, resmi makamlar tarafından haber alınmadan önce, diğer suç ortaklarını ve uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin saklandığı veya imal edildiği yerleri merciine haber verirse, verilen bilginin suç ortaklarının yakalanmasını veya uyuşturucu veya uyarıcı maddenin ele geçirilmesini sağlaması halinde, hakkında cezaya hükmolunmaz.

(2) Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alan, kabul eden veya bulunduran kişi, resmi makamlar tarafından haber alınmadan önce, bu maddeyi kimden, nerede ve ne zaman temin ettiğini merciine haber vererek suçluların yakalanmalarını veya uyuşturucu veya uyarıcı maddenin ele geçirilmesini kolaylaştırırsa, hakkında cezaya hükmolunmaz.

(3) Bu suçlar haber alındıktan sonra gönüllü olarak, suçun meydana çıkmasına ve fail veya diğer suç ortaklarının yakalanmasına hizmet ve yardım eden kişi hakkında verilecek ceza, yardımın niteliğine göre dörtte birden yarısına kadarı indirilir.

(4) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanan kişi, hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmaktan dolayı soruşturma başlatılmadan önce resmi makamlara veya sağlık kuruluşlarına başvurarak tedavi ettirilmesini isterse, cezaya hükmolunmaz. Bu durumda kamu görevlileri ile sağlık mesleği mensuplarının 279 uncu ve 280 inci maddeler uyarınca suçu bildirme yükümlülüğü doğmaz” (TCK m. 192).

Düzenlemeye göre; iştirak halinde işlenen uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçlarında, resmi makamlar tarafından haber alınmadan önce, suç ortaklarından birinin, haber vermesi ve verdiği haber (bilgi) ile suç ortaklarının yakalanması veya uyuşturucu veya uyarıcı maddenin ele geçirilmesinin sağlanması halinde, haber (bilgi) veren fail hakkında cezaya hükmolunmayacaktır.

Kullanma amaçlı uyuşturucu suçlarında kişi, resmi makamlar tarafından haber alınmadan önce, maddeyi kimden, nerede ve ne zaman temin ettiğine dair haber vermesi ve verdiği haber (bilgi) nin suçluların yakalanması veya uyuşturucunun ele geçirilmesini kolaylaştırması halinde, haber (bilgi) veren fail hakkında cezaya hükmolunmayacaktır.

Hem iştirak halinde işlenen uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçlarında, hem kullanma amaçlı uyuşturucu suçlarında; suçlar hakkında haber alındıktan sonra gönüllü olarak, suçun meydana çıkmasına ve fail veya diğer suç ortaklarının yakalanmasına hizmet ve yardım eden kişiler hakkında, somut olaya göre verilecek cezada, (dörtte birden yarısına kadar) indirime gidilecektir.

Ayrıca uyuşturucu madde kullanan kişi, hakkında kullanma suçlarından dolayı soruşturma başlatılmadan önce, resmi makamlara veya sağlık kuruluşlarına başvurarak tedavi ettirilmesini isterse, cezaya hükmolunmayacaktır.


Zehirli madde imal ve ticareti

İçeriğinde zehir bulunan ve üretilmesi, bulundurulması veya satılması izne bağlı olan maddeyi izinsiz olarak üreten, bulunduran, satan veya nakleden kişi, iki aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır” (TCK m. 193).


Sağlık için tehlikeli madde temini

“Sağlık için tehlike oluşturabilecek maddeleri çocuklara, akıl hastalarına veya uçucu madde kullananlara veren veya tüketimine sunan kişi, altı aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır” (TCK m. 194).


Bulaşıcı hastalıklara ilişkin tedbirlere aykırı davranma

“Bulaşıcı hastalıklardan birine yakalanmış veya bu hastalıklardan ölmüş kimsenin bulunduğu yerin karantina altına alınmasına dair yetkili makamlarca alınan tedbirlere uymayan kişi, iki aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır” (TCK m. 195).


Usulsüz ölü gömülmesi

“Ölü gömülmesine ayrılan yerlerden başka yerlere ölü gömen veya gömdüren kişi, altı aya kadar hapis cezası ile cezalandırılır” (TCK m. 196).


 BİLGİ: Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Nuri MEHMETOĞLU’na aittir. Emeğe saygı bakımından kaynak gösterilerek içeriklerin kısmen veya tamamen kullanılması serbesttir. (2010’da Yazılmış 2020’de Gözden Geçirilmiştir.)

Yorumlar
* Bu e-posta internet sitesinde yayınlanmayacaktır.