CEZANIN BELİRLENMESİ VE BİREYSELLEŞTİRİLMESİ
Av. Nuri MEHMETOĞLU
Türk Ceza Kanununda belirtilen suç tiplerine uygulanacak cezalar, soyut olarak belirtilmiş genel cezalardır. Fakat aynı tip suçu işleyen her fail için aynı cezanın verilmesi adil olmayacak, zira her suçun somut şekli ve failin durumu birbirinden farklı olacağından ayrı ayrı değerlendirilip verilecek cezanın belirlenmesi gerekir.
İşlediği fiil nedeniyle suçlu bulunarak, hakkında ceza verilmesine karar verilen faile verilecek cezanın, türü ve miktarının tespitinin de kanuni olması zorunludur.
Kanundaki tipik suç için öngörülen soyut cezanın, somut olaya ve failine uygulanarak somutlaştırılmasının, ilke ve yöntemleri ile fiil ve faile ait niteliklerin, hangilerinin ne şekilde gözetileceğini belirleye kurallar “Cezanın Belirlenmesi ve Bireyselleştirilmesi” başlığı altında TCK m.61 ile m.63 arasında düzenlenmiştir.
Cezanın belirlenmesi
Kanunun belirdiği (alt ve üst haddin arasındaki) soyut ceza, somut olayda, fiil ile faile ilişkin özgü koşullar, ayrı ayrı değerlendirilerek bulunacak somut/sonuç cezaya karar verilecektir. Cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesi kuralları, TCK 61. maddede düzenlenmiştir. Madde metni şöyledir:
“(1) Hakim, somut olayda;
a) Suçun işleniş biçimini,
b) Suçun işlenmesinde kullanılan araçları,
c) Suçun işlendiği zaman ve yeri,
d) Suçun konusunun önem ve değerini,
e) Meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığını,
f) Failin kast veya taksire dayalı kusurunun ağırlığını,
g) Failin güttüğü amaç ve saiki,
Göz önünde bulundurarak, işlenen suçun kanuni tanımında öngörülen cezanın alt ve üst sınırı arasında temel cezayı belirler.
(2) Suçun olası kastla ya da bilinçli taksirle işlenmesi nedeniyle indirim veya artırım, birinci fıkra hükmüne göre belirlenen ceza üzerinden yapılır.
(3) Birinci fıkrada belirtilen hususların suçun unsurunu oluşturduğu hallerde, bunlar temel cezanın belirlenmesinde ayrıca göz önünde bulundurulmaz.
(4) Bir suçun temel şekline nazaran daha ağır veya daha az cezayı gerektiren birden fazla nitelikli hallerin gerçekleşmesi durumunda; temel cezada önce artırma sonra indirme yapılır.
(5) Yukarıdaki fıkralara göre belirlenen ceza üzerinden sırasıyla teşebbüs, iştirak, zincirleme suç, haksız tahrik, yaş küçüklüğü, akıl hastalığı ve cezada indirim yapılmasını gerektiren şahsi sebeplere ilişkin hükümler ile takdiri indirim nedenleri uygulanarak sonuç ceza belirlenir.
(6) Hapis cezasının süresi gün, ay ve yıl hesabıyla belirlenir. Bir gün, yirmidört saat; bir ay, otuz gündür. Yıl, resmi takvime göre hesap edilir. Hapis cezası için bir günün, adlî para cezası için bir Türk Lirasının artakalanı hesaba katılmaz ve bu cezalar infaz edilmez.
(7) Süreli hapis cezasını gerektiren bir suçtan dolayı bu madde hükümlerine göre belirlenen sonuç ceza, otuz yıldan fazla olamaz.
(8) Adlî para cezası hesaplanırken, bu madde hükmüne göre cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine yönelik artırma ve indirimler, gün üzerinden yapılır. Adlî para cezası, belirlenen sonuç gün ile kişinin bir gün karşılığı ödeyebileceği miktarın çarpılması suretiyle bulunur.
(9) Adlî para cezasının seçimlik ceza olarak öngörüldüğü suçlarda bu cezaya ilişkin gün biriminin alt sınırı, o suç tanımındaki hapis cezasının alt sınırından az; üst sınırı da, hapis cezasının üst sınırından fazla olamaz.
(10) Kanunda açıkça yazılmış olmadıkça cezalar ne artırılabilir, ne eksiltilebilir, ne de değiştirilebilir” (5237 s.TCK m.61).
TCK’da düzenlenen her suç için soyut bir ceza mevcuttur. Ancak, somut olaya uygun cezanın belirlenebilmesi amacıyla, kanunda ceza miktarı sabit değil, alt ve üst sınırları ile belirlenmiştir.
Muhakeme sürecinde, işlenen suçun ne olduğu ve ne tür bir cezayı gerektirdiği tespit edildikten sonra, cezayı belirleyecek olan Hakim/Mahkeme, somut olayda; Suçun işleniş biçimini, Suçun işlenmesinde kullanılan araçları, suçun işlendiği zaman ve yeri, suçun konusunun önem ve değerini, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığını, failin kast veya taksire dayalı kusurunun ağırlığını, failin güttüğü amaç ve saiki göz önünde bulundurarak, işlenen suçun kanundaki belitilen alt ve üst sınırı arasında (türü ve miktarı ile) temel cezayı belirler. Bu aşamada temel ceza belirlenir, daha sonra diğer bireselleştirme kurumları uygulanarak sonuç cezaya ulaşılır.
Temel cezanın belirlenmesinden sonra, suçun olası kast veya bilinçli taksirle işlenmiş olması halinde, kanun hükmünde belirtilen oranlarda (temel ceza üzerinden) arttırım veya indirim uygulanır.
Bu aşamanın geçilmesinden sonra da; suçun temel şekline göre daha ağır veya daha az cezayı gerektiren haller değerlendirilir.Nitelikli haller denilen haller iki türlüdür, daha ağır cezayı gerektiren haller ile daha az cezayı gerektiren haller. Nitelikli hallerde, her suç tipi ile ilgili kanun hükmündeki değerlendirme esas alınır. Somut olayda birden fazla ağırlatıcı veya hafifletici neden olması da mümküdür. Bu durumda kanuni kural, önce artırım sonra indirim uygulanmasıdır.
Temel ceza üzerinden artırım ve indirmle belirlenen ceza üzerinden; sırasıyla teşebbüs, iştirak, zincirleme suç, haksız tahrik, yaş küçüklüğü, akıl hastalığı ve cezada indirim yapılmasını gerektiren şahsi sebeplere ilişkin hükümler ile takdiri indirim nedenleri uygulanarak sonuç ceza belirlenir.
Ceza(lar)ın belirlenmesinde kullanılacak ölçü birimleri de kanunun belirlediği şekilde olacaktır: Hapis cezasının süresi gün, ay ve yıl hesabıyla belirlenir. Bir gün, yirmidört saat; bir ay, otuz gündür. Yıl, resmi takvime göre hesap edilir. Hapis cezası için bir günün, adlî para cezası için bir Türk Lirasının artakalanı hesaba katılmaz ve bu cezalar infaz edilmez.
Hapis cezasını gerektiren suçtan dolayı 61. madde hükümlerine göre, bireyselleştirme kritelerinin uygulanması ile belirlenen sonuç ceza otuz yıldan fazla olamaz.
Adli para cezası hesaplanırken, cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine yönelik artırma ve indirimler, gün üzerinden yapılır. Adlî para cezası, belirlenen sonuç gün ile kişinin bir gün karşılığı ödeyebileceği miktarın çarpılması suretiyle bulunur.
Adli para cezasının seçimlik ceza olarak öngörüldüğü suçlarda bu cezaya ilişkin gün biriminin alt sınırı, o suç tanımındaki hapis cezasının alt sınırından az; üst sınırı da, hapis cezasının üst sınırından fazla olamaz.
Kanunda açıkça yazılmış olmadıkça cezalar ne artırılabilir, ne eksiltilebilir, ne de değiştirilebilir.
Takdiri indirim nedenleri
Suç işlemiş olan kişiye uygulanacak olan cezayı, olaya ve suçluya uydurarak daha adil ve hakka uygun bir cezaya hükmedebilmek için hakim/mahkemeye tanınan takdir hakkına, takdiri hafifletici sebepler denmektedir.
TCK 61. Madde hükümlerine uygun olarak bulunan sonuç cezaya son olarak nedenleri varsa takdiri indirim uygulanır.
Takdiri indirim nedenlerini düzenleyen 62. Maddede:
“(1) Fail yararına cezayı hafifletecek takdiri nedenlerin varlığı halinde, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine, müebbet hapis; müebbet hapis cezası yerine, yirmibeş yıl hapis cezası verilir. Diğer cezaların altıda birine kadarı indirilir. (3)
(2) Takdiri indirim nedeni olarak, failin geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın failin geleceği üzerindeki olası etkileri gibi hususlar göz önünde bulundurulabilir. Takdiri indirim nedenleri kararda gösterilir” (5237 s.TCK m.61). denilmektedir.
Takdiri hafifletici nedenler kanunda sayılmamış sadece örnekleme yapılmıştır. Çünkü bu nedenlerin hangi(leri)ninin ne ölçüde dikkate alınıp, alınmamaları hakime (mahkemeye) bırakılmıştır. Hakim/mahkeme, herhangi bir olayda hafifletici nedenlerin bulunduğunu kabul veya reddediyorsa, bunun gerekçesini kararında göstermelidir.
Takdiri indirim nedenleri; indirim nedenidir, ağırlatıcı şekli yoktur, belirli değil, yasada sayılmamış, geneldir, (her suçda indirime imkan verir, takdiridir, kabul veya reddi hakimin (mahkemenin) takdirindedir. Kişiseldir diğer suç ortaklarına sirayet etmez.
Takdiri indirim nedenlerinin varlığı halinde cezadan indirime gidilir. Takdiri indirim nedenleri (gerekçeli olarak) kararda belirtilmelidir. İndirim hem hapis cezasından hem de para cezasından yapılır.
Takdiri hafifletici nedenlerle haksız tahrik bir arada bulunabilir.
Sanık birden fazla suçtan dolayı yargılanıyorsa, takdiri indirim nedenlerinin uygulanması ya da uygulanmaması konusunda her suç için ayrı ayrı değerlendirme yapılacaktır. İştirak halinde ise işlenen suçlarda takdiri indirim nedenlerinin uygulanması şahsidir. Takdiri indirim nedenleri birden fazla olsa bile birden fazla değil, sadece bir kere indirim uygulanır.
BİLGİ: Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Nuri MEHMETOĞLU’na aittir. Emeğe saygı bakımından kaynak gösterilerek içeriklerin kısmen veya tamamen kullanılması serbesttir. (2010 Yılında Yazılmıştır)